20 Temmuz 2011 Çarşamba

Asam'a devam

O gün, en yakın dostunu kaybetti Asam. Dost acı söylerdi belki ama asla acıtmak için söylememeliydi. Sağır olduğu için de dostunun çığlık çığlığa haykırdığı asıl isyanını duyamamış, onu anlayamamıştı. Böylece hayatta ilk büyük kaybını yaşadı. Kaybetme korkusu da böylece içine yerleşti.

Ünlü düşünür Rocky'nin de dediği gibi, yalnızca kaybetmekten korkmadığınız zaman kazanırsınız. Bu korkuyla kaybetmeye mahkum oldu Asam. Zaten sağır olan kulaklarına bir de cesaretsiz yüreği eklendi. Elele verip onu yaşamın en güzel duygularından mahrum ettiler yıllarca.

20 yaşına geldiğinde bir kadına aşık olmaya cesaret etti sonunda. Kadın ne onun sağır kulaklarını yadırgadı ne de korkak kalbini. Çünkü o da Asam gibiydi. Hatta belki de Asam'ın sağır olduğunu farketmemişti bile kendisi de duymadığı için. Onun da yaşamaya cesareti olmadığı için karşısındaki korkak ona gözü kara bir şovalye görünmüştü belki de. Kıssadan hisse, bu aşk burada doğmuş oldu ama yakında öleceği çok belliydi. Zaten aşkları ölmese bu zavallı çiftin sonu intihar olurdu.

Asam kendini o kadar kaptırdı ki kadına, kaybetme korkusu tek duygusu haline geldi. Bu korkuyla ona sımsıkı sarılmak istedi. Her adımında yanında olmak, onu mutlu etmek, ona yaranmak...

İnsan kendini sevmeli önce. Kendini mutlu etmeli. Mutsuz bir erkek bir kadını nasıl mutlu edebilir ki? O da edemedi nitekim. Onun her adımında kadın iki adım geriledi. Kendisine verilmek istenen mutluluk onu bir buhrana soktu.

Kadın, mutluluğu hak ettiğine inanmıyordu anlayacağınız üzere. Eğer birisine ilk görüşte aşık olduysanız ve ondan da karşılık geldiğinde kaçma eğilimi gösteriyorsanız, siz belli ki kendinizden nefret ediyorsunuzdur. Bu kadının içindeki nefret de kendineydi.

"Kusurumuz ne kadar çoksa, o kadar kusur ararız."
                                                                                    Şahabettin

Kadın devamlı kusur buldu delikanlının yaptığı her jeste. Onun sevgisine, varlığına kusur buldu içten içe. Çünkü, kendi kusuru büyüktü: benliğine nefret.

Böylece hayatında ikinci kez kaybetti Asam. Bu seferki kayıp onda ikiyüzlü bir iz bıraktı. İçindeki kaybetme korkusu ne kadar büyüdüyse, cesur görünme isteği o derece arttı.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder