Bazen bir elektriklenme olur. Dünya o an durur. Ama aslında o sadece bir salisedir ve kimse dünyanın durduğunu anlamaz senden başka.
Halbuki o an evren durmuştu. Bütün sesler uğultuya, bütün nefesler toplanıp fırtınaya dönüşmüştü. Bunu bir tek ben mi gördüm? Bir tek ben yaşadıysam çok özel bi insan olmalıyım. Çünkü çok özel bi andı ve derinliği vardı.
Konuyu burdan aşk-ı memnuya bağlamak istiyorum. Olmuş dedik gözlerimiz doldu ceylan gözlüm bihterim delirdiğinde. Firdevs hanım bağrına basıp yavruuuuummmm dediğinde hıçkırdık ana yüreği işte diye ağladık. Bihterim acıyan kalbine kurşun sıkıp gözü açık gittiğinde eh işte burasını zaten tahmin ettiydik dedik. Ama o behlülün 2 günde saç sakal birbirine karışması, hatta sapsarı oğlanın kararmasını dehşet içinde izledik. Hadi sakalı beline kadar uzatmış, bir insanın üzüntüden kolları mı kıllanırmış, bir anlam veremedik doğrusu. Ziyadesiyle kurt adama dönüştü ve ölüye behlül kaçar aşkım diyip ağızlarımızı 2 metre yerlere düşürdü. İşte bihterim elektiriklendin elektiriklendin de noldu? Mezarının başında adam sana nihal ah nihal dedi, sana kapak oldu. Yazık yazık senaristin bulunduğu yerde ölü ya da diri yakalanıp suratının orta yerine tükürmem için bana getirilmesini talep ediyorum. Bulanlara Bihter çizmesi hediye.
Hadi behlül kaçar..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder